Page 49 - Dârülmülk Konya Dergisi 2023 1. Sayı
P. 49
hamleden nice hikâyeler söylendi yüzyıllar
boyu.
2013 yılında bir toplantı için bulunduğumuz
bu kutlu mekânda bizleri tarihin kaydettiği
acı hâdiseler yanında kaybedilmiş mazinin
hüznünün yoldaşlık ettiği Bozkırın ortasında
âdeta mekânın mührü gibi dimdik ayakta
duran Sultan Sencer’in bu türbesi karşıladı.
Bizzat bânîsinin “dârülâhire” olarak
isimlendirdiği bu türbe nice badirelerden
sonra zamana yenik düşüp hırpalanınca TİKA
tarafından 2004 yılında restore edilerek
ziyarete açılmış.
Türkistan’da gelişen Türbe Mimarisi’nin en
önemli örneklerinden biri olarak, mimar
Atsız oğlu Muhammed tarafından inşa edilmiş
olup 17m. çapında yıldız biçiminde o güne
kadar görülen en büyük kubbe ile örtülü
imiş. Günümüze ulaşamamış olan dış kubbe
ise kilometrelerce uzaktan seçilebilen fîrûze
renkli sırlı tuğlalarla kaplıymış.
Asırların ağırlığını taşımaktan bîtap düşmüş
türbenin tahrip edilmiş hâlinin resimleri ile
mahzun olmuşken Türbe için sergilediğimiz
hassasiyet ve TİKA’nın vefası yaşanan bunca
tarihin beyhude olmadığını hissettirdi bize.
Ama Türbenin içinde bizi başka bir sır
bekliyordu; beyaz mermer ile sarmalanmış
Sultan sandukasının ucuna adeta bu sırrı
ifşa edercesine bir not iliştirilmişti; “Burada
kullanılan mermerler Söğüt’ten getirilmiştir”.
Sanki o toprakların Anadolu’da filizlenen
dallarından her şeyin başladığı yere taze bir
huzur bir selâm imişcesine içimizi ısıtmıştı
bu küçücük not. Göğsümüz genişlemiş,
gözlerimiz buğulanmıştı türlü hülyalarla.
47