Page 159 - Dârülmülk Konya Dergisi 2025 7. Sayı
P. 159
Ayrıca Bayezid tahririnde “Meydanda bağ”
olarak zikredilen yerler, Kadı İmadeddin
Dârülhuffaz’ı vakıfları arasındadır. Yine
Fatih tahririnde bu kez Konya Ereğli’deki
Şihabeddin Zaviyesi vakıfları arasında
“Sirâceddin ve İmadeddin yeri” olarak bir
başka kayıt da dikkati çekmektedir.
Nihayet Turgutoğlu Pir Hüseyin Bey’in
Kalenderhane Zaviyesi’nin 10 Recep 832 (15
Nisan 1429) tarihli vakfiye kaydında, “el-
merhûm Mevlânâ Sirâcü’d-dîn mine’l-cânibi’ş-
şimâli ve ile’l-vakfı eyzan...”, tanımlamasıyla
“Mevlâna Sirâceddin Vakfı” olarak bir başka
kayıt karşımıza çıkmaktadır. Burada, “…Allah
için mahrûse-i Konya haricinde bulunan
ziraata uygun, hudutları batı tarafından yola,
kuzey tarafından âlimi rabbâni merhum
Mevlânâ Sirâcüddin vakfına ulaşan…”
şeklindeki tarifte, bu vakfın Konya’nın dışında
olduğu söylenmektedir. Türkiye Selçuklu
Konya’sındaki şehir yapısına uygun, surların
dışındaki tarif de bu alanın Konya Meydanı
yani günümüzde Musalla Mezarlığı olduğunu
göstermektedir.
Günümüze daha yakın döneme geldiğimizde
de Sirâceddin Urmevî’nin mezar yeri/türbesi
ve ona ait olan bağı hakkındaki bilgiler Uzluk’un dediğine göre Musalla Mezarlığı
devam etmektedir. İlk olarak yakın zamanda içerisindeki XVI. yüzyılda inşa edilen Şeyh Sadreddin Konevî ve
SirâceddinUrmevî
bulunup Konya Büyükşehir Belediyesi Halilî Türbesi’nin Siracedddin Urmevî’ye Mevlânâ’nın cenaze
yayınları içerisinde Zafer Karakuş tarafından ait olduğunu, daha sonra şuaradan Şeyh namazında. Tercüme-i
yayın hayatına kazandırılan Konya Evkaf Halilî isminde birinin oraya defnedilerek Sevâkıb-ı Menâkıb,
İdaresi Başkatibi Silleli Sait’e ait “Konya nezdinde (karşısında) divanı bulunduğunu The Morgan Library
Tarihi Eserleri ve Vakfiyeleri, Hulâsa-i Evkaf aktarmaktadır. Silleli bu iddiadan hareketle &Museum M.466,
124a
Yâhut Yâdigâr-ı Eslaf” isimli kitapta türbe Urmevî’nin türbesinin malum olmayan bir
hakkında malumat geçmektedir. Burada, hadise sebebiyle yıkıldığı veya türbe sonradan
yukarıda verdiğimiz Pir Hüseyin Bey’in kitabesi değiştirilerek Halilî’ye atfedilmiş
Kalenderhane Zaviyesi vakfında geçen bilgiler olduğunu söyler. Yine aynı eserde 1287
verilip, sonrasında türbe hakkında enteresan (1870) tarihinde 4524/44 numarada kayıtlı
bir iddia zikredilmektedir. Feridun Nafiz
ve dönemin tahrir memurları tarafından
157