Page 81 - Dârülmülk Konya Dergisi 2023 1. Sayı
P. 81
HİCAZ DEMİRYOLU
SEFERBERLİĞİNDE KONYA
ERAY YAVUZARSLAN
Konya, konumu itibariyle, Türklerin Konya, aynı zamanda Asya ile Avrupa’yı
Anadolu’ya ilk göçünden itibaren hep ilgi birbirine bağlayan bir ticaret yolu olan İpek
odağı olmuş nadide bir şehirdir. Yüzlerce Yolu’nun da önemli merkezlerinden birisi
yıllık geçmişinin verdiği kültürel mirası olmuştur. Bu sebeple özellikle Batı’nın
bugüne kadar taşımaya başarmış, üzerinde hep ilgi odağında kalmış ve Venedik’e
taşıdığı kentlilik bilincini şehircilik kadar uzanan bu ticaret yolu üzerinden,
ölçeğinde günümüzde de kullanabiliyorken, Konya bağlantılı gelen baharat ve tahıl
geçmiş ve gelecek arasında bir köprü vazifesi mamullerinin Batı’ya kadar ulaşımı iyi
görmekte olan kıymetli şehirlerimizden organize edilmiştir.
birisidir. Bu durum Osmanlı’nın içerisine girdiği
Tarihsel süreçte, üzerinde oturduğu verimli demiryolu seferberliği döneminde de
topraklar sayesinde yerleşim için sadece devam etmiştir. İmparatorluk imkânları
Türkler’in değil birçok toplumların ilgilisini ile inşaatı yapılamayan demiryolu hatları
çekmiş bir Anadolu şehri olan Konya, için, bir takım verilen imtiyazlar ile yapılma
zamanla Anadolu’nun sayılı merkezlerinden politikasına yönelenince, verilen en büyük
birisi haline gelerek ticarettin, sanatın imtiyazlar hat işletmesinin gelirlerinin yanı
ve tarımsal üretimin beşiği olmuştur. sıra verimli topraklardan el edilen mahsuller
Bulunduğu stratejik konumu ile Türkler için olmuştur.
aynı zamanda bir başkent vazifesi üstlenmiş,
yönetim merkezi olarak Anadolu Selçuklu
İmparatorluğu’nun en önemli vilâyeti Anadolu’daki Demiryolu
pozisyonuna yükselmiştir. Hareketinin Odağındaki Vilâyet
Konya
Şehir Selçuklular’a iki asırdan fazla
başkentlik yapması sebebiyle, Türk 19. yüzyılda Sanayileşme hareketi içerisine
mimarisinin gözde eserleri sayılan âbidelerle giren Avrupa’daki yaşanan teknolojik
süslenmiştir. Bu yönden Selçuklu devrinde gelişmeler, tekstil, tarım vs. gibi her ne ürün
Konya, Bursa, Edirne ve İstanbul›dan önce var ise bollaştırmak ve piyasaya sürülmek
«En Muhteşem Türk Şehri» unvanını hak üzere sermayedarların rekabetine sebep
etmiştir. Konya’da Türk-İslâm döneminden olmuştur. Ürünlerin dağıtım ve satışının
önce yapılan eserlerin günümüze ulaşamadığı getirdiği refah düzeyi, hem seri üretime
dikkate alınırsa, Konya’da ayakta kalan geçilmesinin hem de bunun daha yüksek
âbidelerin hepsi Türk Çağı’nda yapılmıştır. miktarlarda dağıtımının önünü açmıştır. Bir
anlamda demiryollarının gelişimi bu şekilde