Page 251 - Dârülmülk Konya Dergisi 2024 5. Sayı
P. 251

akıl, sahih zevk ve temiz ruh sahipleri onun
                 mârifetiyle tahkîka ermişlerdir. 13
                  Hayır ve şerrin söz konusu edildiği yerde
                 umumiyetle günah ve sevap gibi dînî
                 kavramlar da zâhirî ve bâtınî perspektiften
                 ele alınır. Konevî’nin tahâret ve necâset
                 terimlerinin açılımını yaparken serdettiği
                 yaklaşım da bu minvaldedir. Nitekim
                 Konevî’ye göre günahlar mânevî pisliklerdir.
                 Her bir günahın hem zâhirde hem de
                 bâtında farklı veçhelerden tesiri vardır.
                 Konevî burada zâhir ve bâtın uyumuna
                 dikkat çekmektedir. Günahların veya
                 ibadetlerin insanın zâhirinden bâtınına
                 etki eden bazı özelikleri vardır. Söz konusu
                 özelliklerin ve etkilerin bir kısmı hemen
                 zâil olur, diğer bir kısmı ise bazı sıkıntı
                 ve zorluklarla kaybolur, bir kısmı kişinin
                 ölümüne kadar yanında kalır, bir kısmı ise   Konevî ayrıca taatlerin temizleyici         Fusûsu’l-hikem,
                 berzahta dahi karşısına çıkar. Buna göre    özelliklerinden biri olarak “İyilikler       (TİEM-env.1933_064)
                 maddî temizlikle mânevî temizlik iç içe     kötülükleri mahveder/giderir.” (Hud,11/114)
                 geçtiği ve aralarında sıkı bir ilişki olduğu   âyetindeki “mahv”e dikkat çeker.
                 görülür.  Konevî buna delil olarak şu hadîsi   Kötülüklerin Allah tarafından iyiliklere
                        14
                 zikreder: “Kul işlediği günah sebebiyle rızık   döndürülmesi anlamındaki tebdîl ise
                 açısından mahrûmiyete uğrar.” Dolayısıyla   Kur’an’da şöyle açıklanır: “Ancak tevbe
                 nefsin işlediği kötü fiillerin ve günahların,   edip îmân eden, sâlih amel işleyenler, işte
                 kişinin hem maddî hem de mânevî rızıktan    bunların kötülüklerini Allah iyiliklere tebdîl
                 mahrum kalmasına sebebiyet verdiğini        edecektir.” (Furkan, 25/70) Konevî “mahv”ın
                 söylemek mümkün gözükmektedir.              yani günahların silinmesinin Allah’ın
                                                             affetmesi, “tebdîl”in yani günahların sevaba
                 Kişinin işlediği günahlarla mânevî          dönüşmesinin Allah’ın mağfiretinin bir
                 olarak kirlenmesi zamanla özellikle         gereği olduğunu söyler.
                 inanç buhranlarına düşmesine de sebep
                 olabilmektedir. Dolayısıyla tevbe nasıl ki   Konevî’ye göre tahâret mertebelerinin ilki
                 insan psikolojisi açısından da temizleyiciliği   tevhîd-i istihzârîdir ki bu ihsan kavramında
                 söz konusu ise günahın da psikolojik açıdan   ifadesini bulan Allah’ı görüyormuşçasına
                 mânevî buhrana, ruhsal krizlere ve hissî    yapılan bir kulluktur. Ve yine tahâret
                 kilitlenmeye yol açabileceği görülmektedir.   mertebelerinin en yücesi de Hakk’ı

                 13 Sadrettin Konevi, Kırk Hadîs Tercüme ve Şerhi, s. 23.
                 14 Konevi, age., s. 24; Ayr. bkz. Mustafa Çakmaklıoğlu, İbadetlerin Mânevî Yorumları, s. 105.







                                                            249
   246   247   248   249   250   251   252   253   254   255   256