Page 269 - Dârülmülk Konya Dergisi 2024 5. Sayı
P. 269

ve üstadım dediği ve son derece övüp        Nusretüddin Hasan, Çankırılı Boğdin
                 yücelttiği Bedreddin Yahya’dan çok şeyler   oğlu Emir Zâhireddin, Emir Seyfeddin,
                 öğrendiğini ve yazılarını ona gönderdiğini   Mevlâna Şerefeddin Hattat, Mevlâna Kadı
                 söyler.                                     İmâdeddin, Mevlâna Allâme Kutbuddin,
                                                             İlhanlı veziri, şair ve yazar Şemseddin
                 Ayrıca arkadaşlarının, mahdumların veya
                 ileri gelenlerin kendisinden bir şeyler     Cüveynî gibi devlet adamlarına, diğer
                 yazmasını istediklerinde, bu talepleri      büyüklere, mahdumlara, dostlarına ve başka
                 üzerine mektuplarla Arapça ve Farsça şirler   kimselere mektuplar yazmıştır.
                 yazdığını anlatır. Sadr, daha sonra yazmış   Sadr, Anadolu Selçuklu sarayında inşa
                 olduğu müsveddelerden oluşan mecmuaya       divanında tercümandır. Meliku’l-udebâ ve
                 Ravzatü’l-küttâb ve Hadîkatü’l-elbâb adını   Ustâdu’z-zaman gibi lakaplarla anılmıştır.
                 verdiğini; buradaki mektuplarda çoğunlukla   Sadr-i Konevî diye meşhurdur. 694 (1294)
                 kendi karihasından dökülen şiirleri yazdığını,  yılı civarında vefat etmiştir. Konya’da
                 az da olsa iştişhad için başkalarının şiirlerine   medfundur. 5
                 yer verdiğini de söyler.
                                                             Adı geçen eserde Süleyman Pervâne’nin
                 Yine bu eserinden Sadr-i Konevî’nin         ve diğer Anadolu emirlerinin kudretli
                 evlendiğini ve en azından Abdurrahim        günlerinin yok olup gitmesi hakkında 676
                 adında bir oğlunun olduğunu ve ne yazık ki   (1277) yılında kaleme aldığı Farsça mersiye
                 seyahatinden dönüşünde oğlunu hastalanmış  bir kasidesi vardır. 6
                 bulduğunu ve birkaç gün sonra akciğer zarı   Sadr-i Konevî, Selçuklu sultanlarının
                 iltihabından öldüğünü yazar; oğlu için ağıt   hizmetinde bulunan vezirlerden Muîneddin
                 yakar. 3
                                                             Süleyman Pervâne, Nâibu’s-saltana
                 Yazar, kendi ifadesine göre bu eserini yani   Emîneddin Mikâil, Melikü’s-sevâhil Hoca
                 Ravzatü’l-küttâb ve Hadîkatü’l-elbâb’ı 677 yılı   Yunus, Melikü’s-sevâhil Bahâeddin, Hatîr
                 Ramazan ayının sonlarında (Şubat 1279)      oğlu Emir Şerefeddin ve kardeşi Ziyâeddin’e
                 tamamlamıştır. 4                            ve genel olarak Anadolu Selçuklu sultanları,
                                                             emirleri ve diğer devlet adamlarına yazmış
                 Adı geçen eserinde Emîr Bedreddin
                 Yahya, Tabib Ekmeleddin; Melikü’s-          olduğu Farsça kasidesi mersiyesinde
                 sevahil Emir Bedreddin Mehmed, Emir         Anadolu Selçuklu Devleti’nin durumunu
                                                             tasvir etmiş ve o görkemli ve huzurlu


                 3 Sadr-i Konevî, a.g.e., (tsh. Mîr Vedûd Seyyid Yûnisî), s. 156-157; Sadr-i Konevî, a.g.e., (tsh. Ali Sevim), s. 271-274.
                 4 Sadr-i Konevî,a.g.e., (tsh. Mîr Vedûd Seyyid Yûnisî), s. 147; Sadr-i Konevî, a.g.e., (tsh. Ali Sevim), s. 81 (Türkçe kısmı; Levha
                 III, M. Nüshasının son sayfası).
                 5 M.F. Nafiz Uzluk, Mevlânânın Mektubları, İstanbul 1937, s. 21-22; Riyâhî, Muhammed Emîn, Zeban ve Edeb-i Fârsî der Kalem-
                 rov-i Osmânî, Tahran 1369 hş., s. 79-82, 127 (Hayatı); Hasan Özönder, “Konya’da İki Sadr: Sadr-ı Konevî ve Sadreddin Konevî”,
                 Merhaba Akademik Sayfalar, Konya 2008, C. 8, S. 30, s. 483-484; Veyis Değirmençay, Farsça Şiir Söyleyen Osmanlı Şairleri,
                 Erzurum 2013, s. 71-73.
                 6 Sadr-i Konevî, a.g.e., (tsh. Mîr Vedûd Seyyid Yûnisî), mukaddime-i musahhih, s. bîst u heft-bî-yu yek (yirmi yedi-otuz bir); Sadr-i
                 Konevî, a.g.e., (tsh. Ali Sevim), s. 233-237.







                                                            267
   264   265   266   267   268   269   270   271   272   273   274