Page 47 - Dârülmülk Konya Dergisi 2025 7. Sayı
P. 47

Mahiyetin dış dünyada tek bir varlıkla var olup parçaların
              akılda farklı itibarlarla elde edildiği hususunda Adudüddin

                 el-Îcî, Kutbüddin er-Râzî ve Seyyid Şerîf Cürcânî aynı

                                 doğrultuda görüş beyan ederler.






             soyut bir insanlık mahiyetinin dış dünyada   Şerh ve Haşiyelerdeki Öznelci
             varlığını gerektirmemektedir. Dolayısıyla   Tutumlar
             Sühreverdî’nin açıklamalarından ortada
             bir duyulur ve fesada uğrayan insan, bir    Kutbüddin er-Râzî Levâmiu’l-esrâr adlı
             de aklî, soyut ve ebedi bir insan olması    Metâliu’l-envâr şerhinde asıl itibariyle tabiî
             zorunlu değildir. Sühreverdî bu görüş       küllînin dış dünyada bulunduğu iddiasını
             ile soyut gölgeler âleminden ibaret olan    sorunsallaştırır. Ona göre sorun, tam da tabiî
             muallak misalleri birbirinden ayırmakta     küllînin dış dünyada olup olmadığıdır. Dış
             ve bunların Eflâtûn’un ideleri gibi nuranî   dünyada var olan sadece fertlerdir (eşhâs).
             yani akıl âleminden olmadığını, soyut       Akıl bu fertlerden farklı suretler soyutlar.
             gölgeler âleminden olup kimilerinin         Soyutlanan suretlerin bir kısmı, fertlerin
             karanlık kimilerinin ise aydınlık olduğunu   zâtından bir kısmı arazlarından soyutlanır.
                           4
             belirtmektedir.  Böylece Teftâzânî, soyut   Ama her halükârda soyutlanan suretler
             mahiyetin dış dünyada soyut olarak          sadece akılda var olurlar, dış dünyada
             tahakkuk edemeyeceği hususunda genel        var olamazlar. Şu hâlde biz “canlı vardır”
             kabule katılmaktadır.                       dediğimizde bu söz, canlının yüklendiği
                                                         şey vardır anlamına gelir; Urmevî’nin
             Özetle Urmevî, kendi olmaklığı bakımından   dediği gibi tabiî küllînin kesin olarak var
             mahiyetin veya tabiî küllînin dış dünyada   olduğunu söylemek şöyle dursun bizzat
             var olduğunu düşünmekte, zihindeki          canlılık tabiatının dış dünyada var olduğu
             makulün dış dünyadaki fertlere nispet       anlamına dahi gelmez.  Bu görüşe göre
                                                                             5
             edilebilir olmasını, diğer deyişle mahiyetin   tümellik sadece zihnî bir nispet olduğu
             fertlerin yüklem olabilmesini de bu varlığa   gibi bir nesneye dair tasavvurlarımız da
             dayandırmaktadır.                           zihnin muhtelif açılardan tek bir şeyden
                                                         yaptığı soyutlamalar olduğundan zihindeki
                                                         misallerden ibarettir. Nitekim Kutbüddin
                                                         er-Râzî’ye göre şeyin hakikati yalnızca
                                                         kendisinde bulunur. Zihinde bulunan suret,


             4 Bkz. Teftazânî, Şerhu’l-Makâsıd (İstanbul: Hacı Muharrem Efendi Matbaası, 1305), I, 73.
             5 Kutbüddin er-Râzî’nin görüşleri için bkz. Levâmiu’l-esrârfî şerhi Metâlii’l-envâr (İstanbul: Hacı Muharrem Efendi Matbaası,
             1303), 53-56.







                                                        45
   42   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52