Page 49 - Dârülmülk Konya Dergisi 2025 7. Sayı
P. 49

değildir. Bu sebeple Urmevî’nin “tabiî
                                                              küllî dış dünyada mevcuttur” sözünü
                                                              Kutbüddin er-Râzî’nin anladığı anlama
                                                              yormaz. Zira bu söz, tasavvurunun
                                                              ortaklığı engellememesi anlamda değil,
                                                              bir şey akılda meydana geldiğinde
                                                              “tasavvurunun ortaklığı engellememesi”
                                                              anlamının o şeye ilişmesi anlamındadır.
                                                              İşte dış dünyada ilişen küllîlik budur.
                                                              Yani dış dünyadaki insan mahiyetine
                                                              “bu mahiyet akılda meydana geldiğinde
                                                              onun tasavvuru birden çok şey arasında
                                                              ortaklığı engellemez” anlamının
                                                              ilişmesi anlamında küllî denebilir. Dış
                                                              dünyada ilişen küllîlik budur. Fakat
                                                              Cürcani’ye göre dış dünyada bulunan
                                                              her mevcudun ayrışmış ve taayyün
                                                              etmiş bir hususiyeti vardır. Bu hususiyet
                                                              tasavvur edildiğinde kendisinde çokluğa
                                                              yüklenmek suretiyle bir ortaklık
                                                              varsayımını engeller. Dolayısıyla
                                                              dünyada yalnızca fertler vardır, birçok
                                                              şey arasında ortak olan herhangi bir
                                                              mevcut yoktur. Bu sebeple sadece bu
                                                              fertleri dikkate aldığımızda tasavvuru
                                                              ortaklığı engellemeyen yahut birçok
                                                              şeye örtüşme ve yüklenmeyi mümkün
                                                              kılan nispet anlamında küllîliğin iliştiği
                                                              bir mevcuttan da bahsedilemez. Fakat
                                                              Cürcânî tam da bu noktada Urmevî’den
                                                              uzaklaşarak Kutbüddin er-Râzî’ye
                                                              yaklaşır. Zira Cürcânî’ye göre hariçte bir
                                                              mevcut vardır ki bu mevcut, tasavvur
                                                              edildiğinde ve fertlerine doğru bir
                                                              şekilde yüklendiğinde tasavvur edildiği
                                                              bu seviyede ona küllîlik ilişir. Fakat
                                                              bu küllîlik hakiki anlamda birden
                                                              çok fert arasında tek bir şeyin ortak
                                                              olması değil, birden çok ferde nispet   Levâmiu’l-efkâr fî
                                                              edilebilmenin ilişmesi anlamındadır.    şerhi Metâlii’l-envâr,
                                                                                                      TSMK, A3437, 1b-2a







                                                        47
   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54