Page 240 - Dârülmülk Konya Dergisi 2024 5. Sayı
P. 240
durumlarını idrak etmesi açısından hükmünün psikolojisinin en önemli noktalarından
tam olarak ortaya çıkmasını engeller. Karışıklık ve biri, insanın kendi zâtının hakikatlerini ve
cehalet ile nitelenmiş kimseden bunların hükmünün dinamiklerini çok net bir şekilde görebilecek
kalkması, idrakinin daha önce iliştiği şey hakkında kıvama ulaşmış olmasıdır. Bu içsel görüş
daha fazla açıklık meydana gelmesi demektir. kendini gerçekçi bir şekilde değerlendirme
Bu durum, kendisine hâkim olan karışıklık ve yapmaya, yapay ve sanal gerçekliklerden
cehaletten yüz çevirmesini gerektirir. Çünkü o ve tasavvurlardan uzaklaştırmaya yarar.
öğrenmek istediği şeye yönelmiştir. Zâtı açılmış, Konevî’nin şu sözleri kişilik yapısının bu
mutlaklığa ermiş, çokluk ve farklılıkların neden bahsettiğimiz metot ve yöntemle geliştiğini
olduğu her türlü perde karanlığından uzaklaştıran göstermektedir: “Hak beni elleri arasına koydu ve
nûrânîlik kemâle ermiştir.” (Konevî. (2002), s. 74). bir defada beni kalp vechi ile kendisine yöneltmek
için boşalttı. Böylece, her ilmin kendisinden ortaya
Sûfîmizin bu ifadeleri Hak ile kulu
arasındaki arazî/dünyevî ve nefsânî çıktığı küllî-zâtî ilminin mertebesine beni muttali
durumların oluşturduğu kesif yani kıldı.” (Konevî. (2002), s. 3).“Hak bir defada
bedenimizden kaynaklı zulmânî ve benim temel hakikatlerimi ve sıfatlarımı ortaya
rûhî boyutumuzdan kaynaklı nurânî çıkarttı/keşfettirdi ve ben de ayn-ı sâbitemi ve
perdelerin mânevî yolculuk sayesinde küllî istîdâdımı gördüm.” (Konevî. (2002), s. 32).
ortadan kaldırılması ve böylece hakikat “Müşahedemde bana izâfe edilecek hiçbir ilmim
bilgisine ulaşarak ilâhî kanunlara yoktu. Bununla birlikte kendim, ilmin hakikatinin
uygun değer yargılarına göre davranış ve bütün mertebelerinin bir aynası haline gelmiştim.
kalıpları oluşturulması gerçeğini dile Söz konusu hakikatin ve mertebelerin hükümleri
getirmiş olmaktadır. Yine sûfîmizin benim bulunduğum noktanın etrafında dönmekte
bu ifadeleri, meydana gelen kişilik idi.” (Konevî. (2002), s. 37).
bozukluklarının gerçek yönümüzle aramızda Bu son ifadeler, sûfînin Hakiki varlıkta
çocukluğumuzdan bu yana çeşitli şekillerde eridiğini ve bütün olayları hakiki gözle görme
oluşmuş algısal yanılgılardan kaynaklandığı kabiliyeti gösterdiğini ortaya koymaktadır.
gerçeğini hatırlatır ve tedavinin de bu perde Bu kişiliğe sahip kimselerin tutum ve
diye isimlendirilen algıların ve yargıların davranışları, varlık mertebelerinin herhangi
ortadan kalkmasıyla gerçekleşeceğini bir aşamasında takılı kalan kemâle ermemiş
beyan eder. Perdelerin kalkıp hakikatin insan gibi olmayacak, tam tersine hikmetle
kalbe yerleşmesi meselesi mânevî keşif ve hareket eden Hakîm insan tipinin sergilediği
müşâhedelerin kazanımıyla doğru orantılıdır. insanî gerçekliğe uygun davranışlar olacaktır.
Şimdi bu konuya geçelim. Kısaca ifade edersek, söz konusu kalbî keşif
ve müşâhedeler sayesinde mânevî yolcunun
tutum ve davranışları uhrevî amaçlı rûhî değer
Mânevî Keşif ve Müşâhede yargılarına göre şekillenme imkânı bulur.
Sûfî kişilik gelişiminin temel dinamiklerinden Çünkü metafizik kaynaklı hakikat bilgisi
biri de kazanılan kişilik yapısının keşf mânevî gelişimin merkezi kalbe yerleşir ve
ve müşâhede yoluyla oluşmasıdır. Sûfî kişilik yapısını şekillendirir. Şimdi bu konuya
geçebiliriz.
238